Rahmet peygamberi Sitesi

Dünya İslam Birliği - Uluslararası Peygamberi Tanıtma ve Destekleme Komisyonu

Dokuzuncu Konu Zekâtlar ve Sadakalar Konusundaki Sünneti[1]
 
A- Zekât Konusundaki Sünneti:1. Peygambersallallahu aleyhi ve sellem zekâtın vakti, miktarı, nisabı, kimlere farz olduğu ve nerelere sarf edileceği konularında en mükemmel düzenlemeyi ge-tirmiştir. Zekâtta hem mal sahiplerinin, hem de yok-sulların menfaatlerini gözetmiştir. Zenginlerin malla-rında adaletsizliğe yol açmadan fakirlere yetecek ka-darını farz kılmıştır.
2. Peygambersallallahu aleyhi ve sellem bir insanın zekâta müstahak olduğunu bilirse ona zekât verirdi. Şâyet zekâta müstahak biri kendisinden ister, fakat kendisi o kimsenin durumunu bilmezse, ona zenginin ve çalışıp kazanabilecek güçte olanın zekâtta nasibi olmadığını bildirdikten sonra zekât verirdi.
3. Zekâtı, malın bulunduğu beldedeki hak sahip-lerine paylaştırırdı. Eğer mal o beldeden artarsa ken-disine getirilir ve onu dağıtırdı.

4. Zekât memurlarını sadece sürüler, ekinler ve meyveler gibi açıktan görünen malların sahiplerine gönderirdi.
5. Hurma sahiplerine, ağaçlarındaki hurmaları, üzüm sahiplerine üzümlerini tahmin edecek, böylece onların ne kadar zekât vereceğini hesap edecek bir tahminci gönderirdi.
6. Peygambersallallahu aleyhi ve sellem atlardan, kö-lelerden, katırlardan, merkeplerden; ölçülemeyen ve muhafaza edilip saklanamayan sebzelerden ve meyve-lerden zekât almazdı. Kurumuş-kurumamış ayırt et-meksizin üzüm ve hurmanın zekâtını alırdı.

7. Zekâtta malın en iyilerini değil, vasat kalitelisini alırdı. Zekât veren kimseye, verdiği zekâtı satın almayı yasaklamıştı. Fakir kimsenin kendisine verilen zekâttan zengine hediye etmesi halinde o zenginin zekâttan yemesini mubah sayardı.
8. Zaman zaman zekât mallarından Müslüman-ların yararına borç alıp kullanırdı. Bazen de zekât ve-recek kimselerin zekâtlarını vakti gelmeden önce alırdı.
9. Bir adam ona zekât getirdiği zaman Peygambersallallahu aleyhi ve sellem ona dua eder ve şöyle derdi: “Allah’ım! Bu adama bolluk ver, develerini bereket-lendir.” (Nesâî).
Bazen de şöyle derdi: “Allah’ım! Bu şahsa rahmet ve mağfiret et.” (Buhârî ve Müslim).
 
B- Fıtır Sadakası Konusundaki Sünneti:[2]1- Peygambersallallahu aleyhi ve sellem fıtır sadaka-sını hurmadan bir sa’ veya arpadan bir sa’ veya süzme peynirden bir sa’ veya kuru üzümden bir sa’ olarak farz kıldı.[3]2. Fıtır sadakasını bayram namazından önce verirdi. Şöyle buyururdu: “Kim bu fıtır sadakasını namazdan önce verirse, makbul bir zekât yerine geçer. Kim na-mazdan sonra verirse bu da herhangi bir sadaka yerine geçer.”(Ebu Dâvûd).
3. Bu sadakayı sadece yoksullara verirdi. Diğer sekiz sınıfa taksim etmezdi.
C- Nafile Sadakalar Konusundaki Sün-neti:[4]1. Peygambersallallahu aleyhi ve sellem insanlar içinde sahip olduğu mallardan en çok sadaka veren kimse idi. Allah için verdiği şeylerde aza çoğa bakmazdı.

2. Onun yanında herhangi bir kimse bir şey istese, az olsun çok olsun mutlaka o şeyi verirdi.
3. Bir şeyi verirken duyduğu sevinç ve mutluluk, alan kişinin aldığı şeyden dolayı duyduğu mutluluk ve sevinçten daha büyük olurdu.
4. Karşısına bir muhtaç çıksa onu kendisine tercih eder, bazen yedirmek, bazen giydirmek sûretiyle ikram-da bulunurdu.
5. Onunla beraber bulunan kişi kendisini hayır yapmaktan alıkoyamazdı.
6. Vermesi ve bağışlaması türlü türlü idi. Bazen hibe ederdi, bazen tasadduk ederdi, bazen hediye ederdi. Bazen de bir şeyi satın alır, sonra onu bedeli ile birlikte satıcısına geri verirdi. Bir şeyi borç olarak alır, sonra ondan daha fazlasını verirdi. Hediyeyi kabul eder, karşılığını fazlasıyla verirdi.
 

 
--------------------------------------------------------------------------------

[1]    Zâdu’l-Me‘âd (2/5).
[2]     Zâdu’l-Me‘âd (2/18).
[3]     Fıtır sadakası hurma, arpa, süzme peynir ve kuru üzümden verilebildiği gibi, bunların dışında o memleket halkının kullandığı diğer temel gıda maddelerinden de verilebilir. Fıtır sadakası büyük-küçük, kadın-erkek, hür-köle, bütün Müslümanlara 1 sa’= 3 kg olarak farzdır. Anne karnındaki çocuğa gerekip gerekmediğinde ise ihtilaf edilmiştir. Fıtır sadakasının kıymetinin hesaplanarak para olarak ödenmesine gelince, bu caiz değildir. Kişi fıtır sadakasını ancak memleketinde tüketilen temel gıda maddelerinden 3 kg olarak verir. [Guraba]
[4]     Zâdu’l-Me‘âd (2/21).

bizi takip edin

Find Rahmet peygamberi Sitesi on TwitterFind Rahmet peygamberi Sitesi on FacebookFind Rahmet peygamberi Sitesi on YouTubeRahmet peygamberi Sitesi RSS feed